5053873217 [email protected]

Blu TV’de yayınlanmaya başlayacak olan Masum dizisinde başrol oynayan Haluk Bilginer Hürriyet’ten Hakan Gence’ye röportaj verdi. 

Diziniz ‘Masum’un adından yola çıkarsak, sizce ne kadar masumuz?

– Masumiyeti nasıl tanımladığınıza bağlı. Önceden planlı bir kötülük varsa, niyetiniz kendi menfaatiniz için birini ortadan kaldırmaksa bunu yapmak masumluk değildir. Aslına bakarsan hepimizin içinde bir katil var. Bizim insan olarak görevimiz bu katili içeride tutmak.

Bunu nasıl başaracağız?

– Aklımız ve vicdanımızla… Akıl ve vicdandan sığınacak başka hiçbir şeyimiz yok. Benim vicdanım bana yetiyor. Yetmeyenler düşünsün!

Peki yaşanan tacizlere, kadının uğradığı şiddete, çocuk istismarına baktığımızda ne kadar vicdanlıyız?

– Üzülerek söylüyorum ki biz vicdanımızı yitirdik. Yaşadıklarımızın önemli bir sebebi artık vicdan muhakemesi yapamamamız.

Az önce sohbet ederken dijitalde daha özgür sanat yapılabilme ‘ihtimalinden’ mutlulukla bahsettiğinizi fark ettim…

– Aslında zaten var olması gereken, erdem olmayan bir şeyi özlüyoruz. Ben buna ‘kolay açılır kapak sendromu’ diyorum.

Nedir o?

– Bir zamanlar bir kola firması metal kapaklar dilimizi kesmesin diye kapakları plastiğe çevirdi. Bunun da reklamını kamuoyuna, ‘kolay açılır kapak’ diye yaptı. Bu bir erdem mi? Ya şekerli su satıyorsun. Bir de elimi kesseydim senin şekerli suyunu açarken! Bu, doğal olan bir şeyi erdemmiş gibi göstermek… Bu reklamı bir Batı ülkesinde yapsalardı, onlarla dalga geçerlerdi. Ama Türkiye’de satışları arttı.

Ekranda içki kadehlerinin buzlanması, öpüşme sahnelerinin kesilmesi ya da ‘gay’ kelimesinin bip’lenmesi… Dijitalde bunlardan muaf mı olacağız?

– Evet, dijital yapımların amaçlarından biri sansürden ya da bazı kurallardan muaf olmak. Mesela ‘Masum’ dizisini ulusal kanallarda yayımlamamız mümkün değil. Çünkü artık Kemal Sunal’ın ‘Eşşoğlueşşek’ lafı dahi
bip’leniyor.

Röportajın tamamı için tıklayın.