5053873217 [email protected]

15 Temmuz gecesi şehitler verilen sivil halk direnişiyle ilgili düşünceleri çok merak edilen bir konuydu. Halit Ergenç ve Bergüzar Korel ikilisi de bu konudaki fikirleri en çok sorulan isimlerdendi.

Milyonlarca hayranı olan çift ‘Vatan Demokrasi’ eki için birer mektup kaleme aldı ve demokrasiye tam destek verdi. İşte Ergenç ve Korel’in gözünden o gece yaşananlar ve ikilinin demokrasiye destek mektupları…

ERGENÇ

ERGENÇ: BAŞKA TÜRKİYE YOK

Görevi, ülkemizi dış düşmanlara karşı korumak olan ordumuzun içinden bir grup, namlusunu bize çevirdi, 15 Temmuz gecesi…

O karanlık gece, köprünün üzerinde tankları gördük önce… Ne olduğunu anlamaya çalışırken; “sıkı yönetim ilan edildi, evlerinize dönün” diyen rütbelileri… Türkiye’nin meclisini bombalandı o gece…

Ve onlar; “Evladım sen ne yapıyorsun, sen bizim askerimiz değil misin? Bize nasıl silah çekersin” diyen gücün karşısında yenilmeye mahkumdu.

O GECE ŞEHİTLER VERDİK

Şehit verdik o gece… Şehrin göbeğinde, asker üniformalarıyla halkımıza karşı güç kullanmak pahasına demokratik yapıyı dağıtmaya kalkışanları gördük…

Böylesi bir olay yaşayabileceğimiz kimin aklına gelirdi ki?
Ve bugün hala; daha neler yapmayı planladıklarını, nasıl eğitildiklerini gün be gün, an be an takip ediyor ve şükrediyorum halimize.

Hayatta herşey olabilirmiş. Özellikle ‘bu olmaz’ dediğimiz herşey. Bunu gördük, bir kere daha…

*****

Demokrasi sayesinde düşüncelerimizi özgürce ifade edebiliriz ve savunabiliriz.
Farklı düşünceleri dinler ve anlamaya çalışabiliriz.
Akıl akıldan üstündür nihayetinde.
Ama iş sizden farklı düşüneni yok etmeye gelince, demokrasi tüm karşıt görüşlerin bir araya gelip tek bir ağızdan bu tehdide “dur” diyebilmesidir.
İşte bu oldu, o gece.

BU DARBE KALKIŞMASINA DUR DEMİŞKEN…

Şimdi hep birlikte el ele bu darbe kalkışmasına “dur” demişken tüm ülke hepimiz biraraya gelmişken umuyorum ki; bu günden sonra, şu bir süreden beri çoğalarak gelen ve 15 Temmuz gecesinde yaşadıklarımıza duyduğumuz öfkeyle de iyice şahlanan sen bencilik, ötekileştirme içeren nefret söylemi bir süre sonra yerini anlayışa, birbirimizi dinlemeye ve sevgiye bıraksın.

Demokrasimiz yoksa biz de yokuz, düşüncelerimiz de. Bu yaşananların etkisini atlattıktan sonra daha güçlü ve demokrasisine daha sıkı sarılmış bir ülke olacağımızdan hiç şüphem yok.

Darbenin her türlüsüne kanımın son damlasına kadar karşıyım. Bu gün demokrasimiz için bir olma günüdür. Medeniyetlerin beşiği olan bu topraklar bizim.

İlkokulda güzel ülkemizi ilk öğrenmeye başladığımda aklımda yer eden ve hiç unutmadığım en kıymetli cümle şudur:

“Türkiye, farklı köklerden, kültürlerden ve inançlardan pek çok insanın barış içerisinde, kardeşçe ve mutlulukla yaşadığı bir ülkedir”

Başka Türkiye yok.