Hümeyra önceki gün Cihangir’de bir kafede dostuna dert yanarken rol arkadaşı ve aynı zamanda dizinin senaristi olan Gülse Birsel’i ‘şımarmakla’ suçlayıp açtı ağzını yumdu gözünü:
“Artık dayanılacak gibi değil. Bu Gülse iyice şımarmaya başladı. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir çalışma sistemi yok. Sette büyük panik var, herkes koşturuyor. 100 sayfalık senaryo saat 23.00’te geliyor. Sabah saat 10.00’a set koyuyorlar. Okuman, anlaman lazım, notlar çıkarman lazım. Senaryoda bir kıyafet var, gece yarısı o bulunmaya çalışılmış. Eeee önceden haberleri yok. Zaten cümleler düşük. Gülse gün geçtikçe şımarmaya başladı. Eskiden böyle değildi. Zaten ülke olarak gerginiz. Bir de sette çok ağır çalışıyoruz. Geçen ezber yapıyorum, bağıra bağıra konuşuyorlar ‘Aaaayyy’ diye bağırdım. Artık gerçekten bırakmak istiyorum; çok yoruldum. Böyle çalışma tarzı olmaz. Çalışma saatleri belli olan, senaryonun önceden geldiği işlerde olmak istiyorum…”
Dizi setinde Gülse Birsel’in çok şımardığını, kendisinin ve arkadaşlarının çok yorulduğunu dile getiren Hümeyra, yanlış anlaşıldığına dair bir açıklama yaptı.
Çıkan haberlerin ardından çok üzüldüğünü belirten Hümeyra, ‘Sabahtan bu yana perişanım. Bir sinir anında Gülse’yi çok yaraladım, özür dilemek istiyorum. Şikâyet ettim, çalıştığım en iyi set. Şartlarımız düzgün. Dört günde 100 sayfa çekmek zorunda olduğumuz için çok yoruluyorum. Benim çalıştığım şartları en iyi set. Fakat 4 günde 100 sayfa oynamak zorunda olduğumuz için zorlanıyor ve yoruluyorum. Bu yıllardır düzelmiyor. Benim de ömrüm vefa etmeyecek herhalde düzeldiğini görmeye. Hiç istemediğim bir insanı kırdım bunun için perişanım. 100 sayfayı oynamak çok zor bir de onu yazmak var. Yaptığı işe son derece hayranım. Kariyerine başladığı günden bu yana başarılı olmuş biri için ‘şımarık’ demek biraz fazla. Bu kelimeyi bu şekilde mi kullandım hatırlamıyorum. Benden çok onun başı ağrıyacak. Çok üzgünüm pişmanım bir mekânda arkadaşımla dertleştim. Özür diliyorum, özür diliyorum, özür diliyorum.’ açıklamasını yaptı.